Köprüler, bir noktadan diğerine en kısa yolu yaratmak için yapılıyor olsalar da, tarihi ve mimari açıdan da çok önemli yere sahiptirler. Avrupa, yüzlerce köprü ile içinden geçen nehirlerin iki yakasını birbirine bağlamayı başarmış. Bu köprülerin bazıları fonksiyonları kadar güzellikleri ve ilginç tarihleri ile dikkat çekiyor. Otobüsle Avrupa Turu ve Mini Avrupa Turu programlarımızda görme şansı yakalayacağımız.
Rialto Köprüsü
Tourbulance Otobüsle Avrupa Turu programlarımızın İtalya ayağında keşfedeceğimiz Venedik’te yer alan Rialto Köprüsü. Büyük Kanal üzerinde yer alan köprüler arasında en eskisidir. Turistlerin en çok fotoğrafını çektikleri köprü de Rialto’dur. Venedik’in bu mahallesi, diğer yerlere göre biraz daha yüksektir ve ilk yerleşim yerlerinden biridir. Aynı zamanda ticaretin de ilk gelişmeye başladığı bölgedir. 850 yıllık bu köprü pek çok kez yeniden yapılmıştır. İlk önce ahşap bir köprü iken yeni bir köprü yapılması için 16.yüzyılda yarışma açıldı. Mikelanj, Sensovino, Palladio gibi çok ünlü mimarların katılımına rağmen kazanan Antonio De Ponte oldu. 1588 yılında bu mimar tarafından yeni köprü inşa edildi. Ponte’nin kazanmasında en büyük etkinin, köprü içine dükkanlar yerleştirilmiş olmasının Venedikli tüccarlar tarafından karlı bulunması olduğu söylenir. Bugün bu dükkanlarda daha çok mücevher ve hediyelik eşya satılmaktadır. Avrupa’nın en büyüleyici köprüleri.
Tower (Kule) Köprüsü
Dünya çapında tanınan ve Londra‘nın simgelerinden olan bu köprü, Londra Kulesine oldukça yakındır, o yüzden ismi Kule Köprüsü’dür. 19. yüzyılın ikinci yarısında doğu yakasında ticaret hacminin artması sonucu yeni bir köprüye gereksinim duyulmuştu. Geleneksel bir köprü yapılamazdı çünkü gemilerin rahatça geçmesi gerekiyordu.Yarışma açıldı. Sonuçta, açılıp kapanan köprü modeli kazandı. 244 metrelik köprü Gotik stildedir. Günümüzde köprü kanatlarının açılıp kapanması turistik bir etkinlik haline gelmiştir. Önce uyarı sirenleri çalar, sonra yollar kapanır. Kanatlar açılmaya başlar. Geçiş bitince de eski haline gelir. Bu esnada herkes durup bunu izler. Avrupa’nın en büyüleyici köprüleri.
Charles Köprüsü
Mini Avrupa Turu ve Otobüsle Avrupa Turu programlarımızda yer alan masallar şehri Prag ve dünyanın en güzel köprüsü Charles. Bazı kaynaklarca dünyanın en güzel köprüsü olarak tanımlanan bu 515 metrelik köprü, Prag’taki en çok ziyaret edilen noktalardan ilki sayılabilir. Üzerinde 30 kadar heykel vardır, geceleri özel olarak ışıklandırılır. Gündüz üzerinde turistler, müzisyenler, sokak sanatçıları olur. Vltava nehrinin iki kıyısını birbirine bağlar. Köprünün yapıma başlanması için en uygun tarih ve saat önceden belirlenmiş ve Kral 4. Karel (Charles) astrolojiye ve numerolojiye olan merakı ile bu tarih ve saati kabul etmiştir. Köprü tam olarak belirlenen tarih ve saatte inşa edilmeye başlanmıştır. Tarihin belirlenmesinde Palindromik sayı dizisi kullanılmıştır. Palindromik sayı tersten okunduğunda da aynı olan sayıdır. Köprünün tarih ve saati 1357 yılının 9 temmuz gününde ve saat 5.31 (135797531 ) olarak belirlenmiştir.
Ponte dei Sospiri (Ahlar Köprüsü)
Venedik’teki bu köprü (İç çekmeler köprüsü olarak da çevrilebilir) beyaz kireç taşından yapılmıştır. 11 metre genişliğe sahip köprü Rönesans stili taşımaktadır. 1600 yılında yapımına başlanmış ve 2 yılda tamamlanmıştır. Yanları ve üstü kapalıdır. Dünya üzerindeki en güzel köprü mimarilerinden birine sahip olduğu değerlendirmeleri yapılmaktadır. İlk akla gelen aşıkların ahı veya iç çekmeleri ise de asıl hikaye bambaşkadır. Eski zamanlarda esirler sorgu odalarına götürülürken bu köprüden geçerlerdi. Venedik’i son kez gören mahkumlar iç çekerlermiş. Köprüye ismi, 19.yüzyılda Lord Byron tarafından verilmiştir.
Chain Bridge (Zincir Köprüsü)
Otobüsle Avrupa Turu ve Mini Avrupa Turu programlarımızın Orta Avrupa ayağında keşfedeceğimiz ve Orta Avrupa’nın incisi olarak anılan Budapeşte ve Chain Bridge (Zincir Köprü). Buda ile Pest bölgelerini birleştiren bu 375 metrelik köprü üzerinde 4 tane aslan heykeli vardır. Aslanlı Köprü olarak da isimlendirilir. Hikayeye göre aslanları yapan heykeltraş Janos Marschalko kusursuz bir iş çıkarması ile övünmüş, köprü açıldıktan bir süre sonra aslanların dili olmadığı fark edilince intihar etmiştir. Tabii ki öykü doğru değildir. Aslanların dili vardır ama belli bir açıdan görünmemektedir. Geceleri ışıklandırılan bu köprü Budapeşte’nin en çok fotoğrafı çekilen noktalarından biridir.
